Tarihte Kehribar

Taş Devrinden Antik Çağlara

İnsanların kehribarla tanışmaları, taş devrine (Stone Age) kadar uzanmaktadır. İngiltere'deki arkeolojik kazılarda, antik yerleşimlerde M.Ö. (B.C) 11.000 yıllarına ait işlenmiş kehribar bulunmuştur.

Almanya, Polonya, Litvanya, Letonya, ve Estonya'da Neolitik (Yeni Taş Devri) döneme ait 100 ayrı yerleşimde kehribar ve kehribardan yapılı objelere rastlanmıştır. Kehribar antik çağların bilinen en eski dekoratif maddesidir.

Bronz Çağı ve Erken Uygarlıklar

Geç Bronz Çağı Kehribar Kolye

Geç Bronz Çağından kolye

Baltık bölgesinde Yeni Taş Devri (New Stone Age) ve Eski Bronz Çağında (Old Bronze Age), ham kehribar 3 ana merkezde işlenmekteydi: Prusya'da Sambia yarımadasında, Litvanya'da Sventoji köyünde ve Letonya'da Luban Gölü çevresindeki köylerde.

Antik Medeniyetlerde Kehribar

Antik çağ toplumu ve kültürleri kehribardan çok etkilenmişlerdir. Kehribar özellikleri nedeniyle insanların kalbinde mistik bir yer edinmiştir. Yakıldığında güzel reçine kokusu verdiği için, Aztek ve Maya medeniyetlerinde süs taşı olmasının yanında dini törenlerde tütsü ve buhurdan olarak kullanılmıştır. Etrüsklerde, tanrı ve tanrıçalarını kehribardan tasvir ettiler.

3600 yıl önce kurulmuş Miken medeniyeti de, 3000 yıl önce Lübnan'da kehribar arayan Asurlular da, Mezopotamya, Mısır, Yunan, Roma, Fenikeliler, Etrüskler, Venedikliler, Keltler de "Kuzeyin Güneş Işığının" (Sunbeam of The North) büyüsüne kapılmışlardır.

Kehribarın Değeri

Bu dönemlerde kehribara talep fiyatları öyle yükseltmiş ki, bir parça kehribar canlı bir köleden daha değerli sayılmıştır. Fenikeliler kehribar temini için deniz yoluyla bugünkü Danimarka'nın batı sahillerine seyehat ediyorlardı.

Ticaret ve Takas

Taş devrinden başlayarak kehribar ticari malzeme olarak kabul görmüş ve takas ürünü olarak değerlendirilmiştir. Romalılar ve Yunanlılar şarap, yağ, tuz, ipek, bronz ve altın vererek karşılığında kehribar alıyorlardı.

Orta Amerika, Meksika'da kehribar 5000 yıldan beri bilinmekte olup, süstaşı olarak kullanımının yanında, stresi, üzüntüyü yok eden bir ilaç olarak kabul edilmiştir.

Binlerce yıldır insanlar, özel güçleri olduğuna inanarak kehribardan tesbih, tılsım ve dinsel objeler ürettiler.

Orta Çağ ve Rönesans Sanatı

Avrupa'da Orta Çağ boyunca ana kaynak Baltık Kehribarı olmak üzere, tesbih (prayer beads), haç, tanrı ve tanrıça heykelleri üretirken, 16-17 ve 18. yüzyılda oyma ustaları geleneksel oymacılığın yanında yeni teknikler ve aletler geliştirdiler.

Bu dönemde popüler bir sanat haline gelen kehribar işlemeciliği ile ustalar, tornada onu kesip, parlatıp, şekillendirerek çeşitli objeler ürettiler:

  • Figürler ve heykeller
  • Şamdan ve oyuncaklar
  • Kilise ve kutsal yerler için dekoratif objeler
  • Kolyeler (necklaces) ve armalar
  • Kaplar (containers), kutular (boxes), çanaklar (bowls)
  • Tepsiler (plates) ve flütler (flütes)
  • Düğmeler (buttons) ve satranç takımları (chess sets)
  • Saat kabı (watch cases) ve pipo ağızlıkları

Kehribar Ticaretinin Merkezleri

Baltık ülkelerinden elde edilen kehribar 5000 yıl boyunca, Avrupa'nın güneyi ve Orta Doğu'ya kaynak sağlamıştır. 1800'lü yılların ortalarına kadar, deniz, plaj, kum ve alüvyonlardan toplanan kehribar bu tarihlerde artık madenlerden de çıkarılmaya başlanmıştır.

Bu dönemde kehribar ticaretinin merkezi Königsberg (bugün Kaliningrad-Rusya) ve Danzig (bugün Gdansk-Polonya) idi.

Kehribar Yazı Masası

Tümüyle kehribardan yapılan yazı masası - 1720 Danzig, Polonya

Kehribar Dekoratif Obje

Kehribar dekoratif obje

Mistik İnanışlar ve Tıbbi Kullanım

Kendini çekici ve özel kılan nitelikleri nedeniyle binlerce yıldan bu yana insanlar, kehribarı mistik bir madde saymanın ötesinde çeşitli hastalıkları iyileştirici gücü olduğuna da inanmaktadırlar.

Geleneksel Tedavi Yöntemleri

  • Boğaz ağrılarına karşı boyuna takılacak kehribar kolye
  • Su veya şarapta 2 hafta bekletilen kehribar suyu (miğde ağrısı, astım, kanamayı durdurma)
  • Eski Mısır'da mumyalama işlemlerinde koruyucu olarak kullanım
  • Şeytani güçlere karşı kalp şekilli kehribar kolyeler

Mitolojik Açıklamalar

Prehistorik toplumlar yalnızca deniz kıyılarından toplanabilen kehribarın kaynağı için çeşitli yorumlarda bulunmuşlardır:

  • Tanrıların gözyaşları (tears of the gods)
  • Güneşin gözyaşları (tears of the sun)
  • Ağaçların gözyaşları (tears of trees)
  • Tanrıların idrarı (urine of the gods)

Günümüzdeki İnanışlar

Günümüzde de, avuca alınarak ovuşturulan bir kehribar parçasının vücudun gerilimini azaltıp, elektriğini aldığı düşünülmektedir. Kasaya veya cebe konulan kehribarın parayı çekip, zenginlik getireceğine inanılmaktadır.